1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Merkel: Türkiye'nin tavrı kabul edilemez

9 Mart 2020

Almanya Başbakanı Merkel, Türkiye'yi "kendi sorunlarını sığınmacılar üzerinden çözmeye çalışmak"la suçladı. Merkel, AB ile Türkiye arasındaki mülteci mutabakatının yenilenmesi için tüm gücüyle çalıştığını söyledi.

Fotoğraf: picture-alliance/dpa/B. von Jutrczenka

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Brüksel temasları öncesinde yaptığı açıklamada Türkiye ile AB arasında 2016 yılında imzalanan mülteci mutabakatının geliştirilmesi çağrısı yaptı.

Türkiye'nin "kendi sorunlarını sığınmacıların sırtından çözmeye çalışmasının kabul edilemez olduğunu" kaydeden Merkel, "sığınmacıların Türk-Yunan sınırında bir çıkmaz sokağa sürüklendiğini" söyledi.

Berlin'de Alman-Yunan Ekonomi Forumu'nda konuşan Merkel, AB-Türkiye mülteci mutabakatının yeni bir aşamaya geçirilebilmesi için "tüm gücüyle çalıştığını" kaydetti. Yunanistan Başbakanı Kiriyakos Mitsotakis'in de katıldığı toplantıda Merkel, hedeflerinin "kaçış ve göçün düzenlenmesi, yönlendirilmesi ve azaltılması" olduğunu söyledi.

Seibert: Sorumluluk Türkiye'de

Alman hükümet sözcüsü Steffen Seibert de, AB'nin dış sınırı Yunanistan'daki gerilimin tırmanışında sorumluluğun öncelikle Türkiye'ye ait olduğunu belirterek "Türkiye çok açık bir şekilde bu çaresiz insanları çıkmaz sokağa sürüklemenin sorumluluğunu taşımaktadır" diye konuştu.

Türkiye'nin ciddiye alınması gereken endişeleri bulunduğunu, AB'nin bu endişeleri algılaması ve Türkiye ile istişare etmesi gerektiğini kaydeden Seibert, "ancak Türkiye'nin maalesef endişelerini bu insanların sırtından" gündeme getirdiğini kaydetti.

Türkiye'nin ülkedeki sığınmacı ve göçmenler için Avrupa'ya giden sınırların açık olduğu mesajını vermesinin ardından binlerce kişi Yunanistan sınırına yığılmıştı. AB bunun üzerine Türkiye'yi sığınmacılar üzerinden şantaj yapmakla suçlamıştı.

"Güç kullanma tekeli devlettedir" vurgusu

Alman hükümet sözcüsü Seibert, sığınmacılar ve diğer göçmenlere yönelik yaklaşımda düzen ve insancıllığın önemine işaret ederek "insanların yasa dışı sınır geçişlerine zorlanamayacağını, buna yönelik olarak hiçbir şekilde güç kullanılamayacağını" belirtti. Devletlerin aldığı tüm önlemlerde "orantılılık" ilkesinin göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Seibert, "Bu noktada devletin güç kullanma tekeli geçerlidir. Avrupa'nın dış sınırları boyunca düzeni sağlayanlar sadece devletin güçleridir. Kendini bekçi ilan eden sivillerin ya da uzaklardan gelen aşırı sağcıların burada işi yoktur" diye konuştu.

AB'nin dış sınırı olarak Yunanistan'ın sınırları koruma ve kontrolde önemli ve aynı zamanda güç bir ödevle karşı karşıya olduğunu belirten Seibert, "Bu zor ödevde Yunanistan'ın Avrupalı partnerlerinden destek ve dayanışma görmeye hakkı vardır" dedi.

dpa/BK,TY

© Deutsche Welle Türkçe

 

Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik