1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Hukuk ve AdaletTürkiye

Kupon arazi vurgunu: 11'i memur 99 kişiye dava

10 Mart 2022

Aralarında 11 kamu görevlisinin de olduğu 99 şüpheli hakkında Mili Emlak'a ait kupon arazileri satarak 167 kişiyi dolandırmak suçlamasıyla dava açıldı. Şüpheliler arasında eski bir AKP Genel Merkez çalışanı da var.

Türk Lirası banknotları
Fotoğraf: picture-alliance/dpa/C. Merey

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne ait Hazine arazilerini "sahte tapu" düzenleyerek sattıkları 167 kişiyi dolandırdıkları iddia edilen "suç örgütü"ne yönelik dava açtı.

Savcılığın 11'i kamu görevlisi olmak üzere 99 şüpheli hakkında hazırladığı iddianamede, şüphelilerin milyonlarca Türk Lirası (TL) vurgun yaptığı iddia edildi. Eski AKP Genel Merkez çalışanı Mesut Ö. de bir müştekiyi 7 milyon TL dolandırmakla suçlandı.

Soruşturma tamamlandı

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne ait kupon arazileri, düşük fiyattan almalarına yardımcı olacakları vaadiyle yurttaşları dolandırdığı iddia edilen "çıkar amaçlı suç örgütü"ne yönelik yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Başsavcılık, 99 şüpheli hakkında bin 241 sayfalık iddianame hazırladı.

Mahkeme tarafından kabul edilen iddianamede, Milli Emlak Genel Müdürlüğü ile Tapu Genel Müdürlüğü "suçtan zarar gören" sıfatıyla dolandırıldığını iddia eden 167 kişi ise müşteki olarak yer aldı.

Şüpheliler; "nitelikli dolandırıcılık, rüşvet almak, resmi belgede sahtecilik, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek ve üye olmak ile örgüte yardım etmekle" suçlandı. İddianamede, toplam 91 ayrı olayda mağdurların nasıl milyonlarca TL dolandırıldığı ayrıntılarıyla anlatıldı. 

"Üst düzey tanıdıklarımız var"

İddianamede, şüphelilerin "ağlarına düşürdükleri" müştekilere tasarrufu Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nde bulunan Hazine arazilerini kamuda bulunan üst düzey tanıdıkları ve memurlar aracılığı ile satılmasını/kiralanmasını sağlayacaklarını vadettikleri anlatıldı. Bu şekilde örgüt yöneticilerinin müştekilerin güvenini kazandığı anlatılan iddianamede, daha sonra hileli yöntemler kullanarak yüklü miktarlarda paralar aldıkları, iş bitiminde sahte tapu vererek olayları tamamladıkları ifade edildi.

İddianamede, örgütün liderliğini Yozgat Çayıralan Tapu Müdürlüğü'nde bilgisayar işletmeni olarak görev yapan Atakan A.'nın yaptığı belirtildi. A.'nın diğer örgüt üyeleriyle arasında bir milyon 770 bin TL para trafiği tespit edildi.

İddianamede, suç örgütünün "dolandırıcılıkta ikna ve hileli yöntemleri" ayrı başlık altında anlatıldı. Müşteki ile tanışıldığında örgüt üyelerinin, kendisini Daire Başkanı veya memur olarak tanıttığı ifade edilen iddianamede, şüphelilerin örgüte yardım ettiği iddia edilen tapu memuru, avukat, Milli Emlak memuru, polis aracılığıyla her türlü kurum kayıtlarına ulaşabildiği kaydedildi.

İddianamede, "Müştekilere ilk bağlantı kuran grup, tasarrufu Milli Emlak Genel Müdürlüğünde bulunan Hazine arazilerini satmak vaadiyle hileli yöntemlerle haksız menfaat temin ederek müştekinin parasını almaktadır. Sonra işlemlerin olmayacağını anlayarak dolandırıldığını düşünen müşteki, parasını kurtarmak amacıyla şüphelilerden parasını istemesi üzerine şüphelilerden başka bir grup devreye girerek ilk grubun işi yapamayacağını kendilerinin yapabileceğini söyleyerek 2. grup tarafından dolandırılmaktadır. Bu döngü müşteki tamamen vazgeçene kadar devam etmektedir" denildi.

Ankara Adalet Sarayı Fotoğraf: Tuncay Yildirim/DW

Devlet dairesinde dolandırıcılık

Müştekilerin işlemlerin resmi yürüdüğüne inandırılması amacıyla Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nde çalışan memur şüphelilerin Milli Emlak Genel Müdürlüğü içerisinde boş oda ayarladığı anlatılan iddianamede, "Bu boş odalara örgüt üyesi şüpheliler yerleştirilmektedir. Müştekiler Milli Emlak Genel Müdürlüğü'ne getirilerek bu odalarda Memur/Daire Başkanı sandıkları şüpheliler ile sözleşme evrak işlemleri ve görüşme yapılarak aldatılmaktadır" ifadeleri yer aldı. İddianamede ayrıca, müştekilere tapu işlemlerin başladığına ilişkin Milli Emlak adına atılmış gibi sahte mesajlar gönderdiği de ifade edildi.

Müştekilerin Ankara'da bulunan çeşitli tapu müdürlüklerine de götürüldüğü belirtilen iddianamede, buralarda çalışan şüpheliler aracılığı ile tapuların verildiği "Akit Odası"na örgüt üyesi şüphelinin önceden yerleştirildiği, müştekiye önceden hazırlanan sahte tapu belgesinin Tapu Müdürlükleri içerisinde verildiği anlatıldı.

11 memur da şüpheli

İddianamede 11 kamu görevlisi de şüpheli oldu. Bunlar arasında İzmir'de bir polis, Çevre Şehircilik Bakanlığı'nda 4 memur, Sağlık Bakanlığı, Yargıtay ve Devlet Su İşleri'nde (DSİ) görevli 3 memur da şüpheli oldu. Bunlardan 9'u rüşvet almakla suçlandı.

İddianameye göre, Dışişleri Bakanlığı'nda temizlik görevlisi olarak çalışan Hasan A., kendisini üst düzey yetkili gibi göstererek bir müştekiden sahte arsa satışı karşılığında bir milyon 500 bin TL aldı.

Ankara Milli Emlak İl Müdürlüğü'nde memur olan Eser A.'nın odasını iki şüpheliye kullandırdığı, bu şekilde güveni kazanılan müştekilere sahte belgeler imzalatıldığı tespit edildi.

Şüphelilerden Emrah E.'nin mağdurları dolandırmak için sahte MİT kimliği kullandığı belirtildi. Şüpheli Abdullah B. ise ifadesinde başka bir şüpheli Serkan K.'nın kendisini "MİT elemanı" olarak tanıttığını anlattı. Bu kişinin kendisine, MİT Başkanı Hakan Fidan'ın kardeşi olan S. Fidan'ın sağ kolu olduğunu ve piyasada Hakan Fidan'ın ismini kullananları tespit etmekle görevli olduğunu söylediğini aktaran Bozkurt, "Kendisine Yargıtay da bulunan dosyalarımı temizlemesi için 30 bin TL verdim. Bu konu ile ilgili şikayetim bulunmaktadır" dedi.

Eski AKP çalışanı da şüpheli

İddianamede, eski AKP Dış İlişkiler Başkanlığı uzmanı Mesut Ö. hakkında da "nitelikli dolandırıcılık ve örgütü üye olma" suçlarından ceza istendi. Ö., Ankara ve Gaziantep'te iki adet Milli Emlak arazisini doğrudan satış yöntemiyle almak isteyen iş insanı O.N.B.'yi toplamda 7 milyon TL  dolandırmakla suçlandı.

Bu amaçla iki isim arasında AKP Genel Merkezi'nde "iş takipçiliği konusunda sözleşme imzaladıkları ve aralarında para alışverişi yaptıkları" savunulan iddianamede, "Şüpheli İsmail A. ile birlikte müştekinin iş yerine geliş gidişlerine ilişkin kamera kaydının bulunduğu, müştekinin müracaatı ekinde sözleşme bulunduğu, müşteki beyanında nakit olarak 2 milyon 750 bin para, 1 milyon senet kur farkı ve maddi manevi 7 milyon TL zararının bulunduğunu beyan etmiş ancak şüpheli Mesut Ö. bu şahıstan 50 bin TL para aldığını sahte tapu verilmesinden bilgisinin olmadığını beyan etmiştir" denildi.

Eski CEO'ya da dolandırıcılık suçlaması

İddianamede dikkat çeken başka bir isim ise bir dönem Çalık Enerji A.Ş. ve Yeşilırmak Enerji A.Ş.'de CEO olarak görev yapan Nurettin T. oldu. İddianamede, şu değerlendirme yapıldı:

"Örgütte üye konumunda bulunduğu, dolandırıcılık eylemlerinde daha çok müştekilerin ikna edilmesinde kendisinin araştırmaya gerek olmadığını Google isminin yazıldığında kim olduğunun göreceklerini, Maliye Bakanı sayın Berat Albayrak'ın Genel Müdür olarak bu firmada görev yaptığı dönemde birlikte çalıştıklarını ve tanıdığını, ayrıca bürokraside üst seviyede tanıdığı bürokrat ve bakan yardımcılarının olduğunu söyleyerek kendi reklamını yaptığı ve müştekileri bu yöntemle daha kolay ikna ettiği..."

Müşteki T. K., Milli Emlak'tan arazi alınması ile ilgili yapılan anlaşma kapsamında T.'ye toplamda 500 bin TL verdiğini iddia etti.

Öte yandan bazı şüpheliler ise devlette işe yerleştirme vaadiyle birçok kişiyi dolandırmakla suçlandı. Sağlık Bakanlığı'na girmek isteyen iki müştekinin, bu şekilde toplamda 60 bin TL şüphelilere verdiği anlatıldı.

 

Alican Uludağ

© Deutsche Welle Türkçe

Alican Uludağ 2008'den bu yana gazetecilik yapan Alican Uludağ, yargı ve insan hakları gibi konulara odaklanıyor.alicanuludag
Sonraki bölüme git Bu konuda daha fazla içerik