1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
PolitikaBrezilya

Yalan ve şiddetin bir karışımı

Philipp Lichterbeck
Philipp Lichterbeck
10 Ocak 2023

Philipp Lichterbeck'e göre Brezilyalıların kalplerine ve zihinlerine akıtılan Bolsonaro zehri etkisini gösteriyor.

Fotoğraf: Ueslei Marcelino/REUTERS

Bolsonaro'nun fanatik taraftarlarının saldırılarıyla yol açtıkları ve milyonları bulacak maddi hasarı, Brezilya'nın vergi mükelleflerinin ödemesi gerekecek. Bu fanatik güruh pazar günü başkent Brasilia'da, hükümet binalarının bulunduğu bölgede ortalığı birbirine kattı. Saatler boyunca, gönüllerinden geldiği gibi, hiç engellenmeden, öfkelerini kamu binalarından çıkardılar. Yangınlar çıkardılar, camları ve mobilyaları kırdılar, bazıları son derece değerli olan sanat eserlerini tahrip ettiler, mobilyaların üzerine işediler ve yazıcı, bilgisayar, mikrodalga fırın, monitör ve televizyon gibi elektronik ekipmanları yerlere fırlattılar. Brezilya Kongresi, Yüksek Mahkeme ve Devlet Başkanlığı Sarayı, harabeye dönmüş durumda.

Brezilya’nın başkentinde Bolsonaro taraftarlarının pazar günü yaptıkları saldırılar sonrasında ülkede demokrasi yanlısı gösteriler düzenleniyor. Göstericilerin tuttukları afişte “Demokrasi biziz” yazıyor.Fotoğraf: Andre Penner/AP Photo/picture alliance

Ancak Brezilya demokrasisine ve halkın psikolojisine verdikleri zarar, yol açtıkları maddi hasar ile kıyaslanamayacak kadar büyük. Fanatik ve şiddet yanlısı bir azınlık, bir gün boyunca, hiç ara vermeden kameralar önünde suç işledi. Liberal medya, sorumluları hak ettikleri isimleriyle,  "golpistas, criminosos, terroristas" yani "darbeciler, suçlular, teröristler" olarak nitelendirirken, diğerleri hâlâ Bolsonarizm'e desteğini sürdürüyor. Söz konusu olan reytingler, tıklanma sayıları, beğeniler ve tabii ki para!

Bolsonarizm zehri

Bolsonaro'nun savunuculuğunu, sözcülüğünü yapan Jovem Pan kanalı, bu suçluları endişeli yurttaşlar olarak göstermek ve yaptıklarını meşrulaştırmak için şaşkınlık verici yayınlar yaptı. "Halkın iradesini gösterdiğinden" söz ettiler. Sanki halk zaten 30 Ekim'deki seçimlerde, Lula da Silva'yı devlet başkanı seçerek iradesini göstermemiş gibi…

Jair Bolsonaro'nun destekçisi ve suç ortağı yargıç Sergio Moro, "geri çekilmesi gereken davetsiz misafirler" olarak nitelendirdiği bu suçluları masum göstermeye çalıştı. Temmuz 2017'de, Lula'yı rüşvet ve kara para aklama suçlarından dokuz buçuk yıl hapse mahkum eden Moro'ydu. Ancak neredeyse dört yıl sonra Brezilya Yüksek Mahkemesi, Moro'nun taraflı davrandığı gerekçesiyle bu cezayı bozdu.

Ve hakkında Ekim 2021'den bu yana tutuklama kararı bulunan kaçak blog yazarı Allan dos Santos da ordu ve polis teşkilatının alt kademelerine emirlere itaatsizlik etme, dolayısıyla darbe yapma çağrısında bulundu. Bu çağrıyı yaşadığı ABD'den yapan Allan dos Santos, ülkesinde yanlış bilgiler yaymak ve antidemokratik faaliyetlerde bulunmakla suçlanıyor. Dos Santos, fanatik içerikler yayarak nasıl çok para kazanılabileceğine iyi bir örnek. O, yalan ve yarı gerçekler, uydurma dini yanılsamalar, hoşgörüsüzlük, cehalet, kibir, şiddet ve aptallıktan oluşan Bolsonarocu zehri milyonlarca Brezilyalı'nın zihnine ve kalbine yayanlardan biri. Son hafta sonunda tanık olduğumuz gibi, bu zehir Brezilya'nın çok sayıdaki güvenlik gücüne de bulaşmış durumda. Bu tehlikeli bir gelişme.

Radikal gerçeklik inkarcılarını sokaktan çekin

Bolsonarizm ile Brezilya'da, diğer Brezilyalıların ne düşündüğünü önemsemeyen, kendilerini anavatanın kurtarıcıları olarak gören, aşırı sağcı bir taban hareketi doğdu. Bu insanlar aslında komünizmin gerçekte ne anlama geldiğini bilmiyor, ama komünistlere karşı erdemi, gerçeği ve özgürlüğü savunduklarını iddia ediyorlar. Bu insanların gerçekleri kabul etmesini sağlamak neredeyse imkansız görünüyor. Dört yıldır, eski başkan Bolsonaro, onun Evanjelik papazları, Jovem Pan gibi aşırı sağ televizyon kanalları, Allan dos Santos gibi antidemokratik fenomenler ve diğer yalan üreticileri tarafından yanlış bilgilerle beslendiler ve kışkırtıldılar. Yasadışı bir iktidara karşı meşru bir direniş sergilediklerine inanıyorlar. Sıklıkla ve açıkça "bir iç savaşın gerekliliğinden" söz ediyorlar.

Taraftarlarını mobilize eden Bolsonaro’ya tepki büyük. Berlin’de de Bolsonaro taraftarlarının Brezilya Kongresi, Yüksek Mahkeme ve Devlet Başkanlığı Sarayı’na düzenlenen saldırılar protesto edildi. Fotoğraf: Isadora Pamplona/DW

Brezilya'nın güç merkezine yapılan son saldırı bu nedenle bir uyarı sinyalidir. Ülkede, aşırı düzeyde radikalleşmiş ve iş insanları tarafından finansal ve lojistik olarak desteklenen gruplar var. Teröre hazırlar, güvenlik aygıtı bünyesinde de bir ölçüde kabul ve destek görüyorlar. Bu insanlara yeniden medeni, demokratik terbiye gibi bir şey öğretmek zor olacağından, öncelikle onlar ve destekçilerinin sokaktan çekilmesi ve cezalandırılması gerekiyor. Bu, gerçekten dürüst vatandaşların iyiliği ve güvenliği için gerekli.